Sel, edalara geldi bugün
İnce bir sızlanış gibi
Aldı gökyüzünün tüm renklerini uçsuz bucaksız sonsuzluğuna
Aldı içerlerde ne varsa üzerine
Akşamdan kalma bir kafayla ne kadar sıcak bakılırsa hayata
Bu yaz sıcaklarında ne kadar tersiz kalabilirse bedenin
İşte o kadar yakınım sana
Bakmak gerekmez görmek için
Sesinde de saklar hayatı insan
Bir gülüşün yeter hayatı tanıtmaya
Tanık göstermene gerek yok
Yeter ki dalsın gözlerin uzak Akdeniz ülkesine
Ortada kalmış bir şehrin
Hiç ayak basılmamış yamacına
Sırtımı verip yaktıktan sonra paketimdeki son sigaramı
Gözlerine çekiyorum, hasretine çekiyorum ciğerlerimi
Selde kalma yüreğim
Bu gelen beklemediğin değil görmediğin sevgili
Bakıp görmeyi beceremediğin
Söylemek ister gönül en içten canım sözleri sana
Bakmasan hayata kendi çerçevenden
Birazda ziyaret etsen benim ekranlarımı
Sanal dokunuşlardan saklasan tenini sıcacık topraklarda
Tuzuna mı yansam gözlerimin
Yoksa suyuna mı?
Anlamadım nereden kaçırsam kokunu
Hiç alamadığım o cennet kokunu
Uzaklardan gelen bir rüzgârın
Kahraman kentine bıraktığı o çılgın ve hassas eser
İşte tekrarlıyorum bu da sana yazılmış son şaheser…